14 Ocak 2020 Salı

Gözümün önünden geçti Yıllarım...

Çocukluğum gitti birden bire...
Yanımda telefonla konuşulanlar bir kulağımdan girip bir kulağımdan çıkıyordu...
Gözlerim doldu...
Gözlerimden geçen küçüklüğüm... Ailem... Oranın kokusu...
Bir bağ vardı. Onuda kopardılar... Bi an kopsada , Kalbimde aklımda hep orda olacak...

Ama hangisine üzülseydim? Düşüncesizce Sevdiğime iyi haber verir gibi , haberi verende mi? Yememiş içmemiş tam zamanını bulmuş... Ve söylemiş!

Insan hep sevdiği değer verdiklerinden kırılır, üzülür mü??? !!! Hep sevdiklerinden tuhafca hareketlere, laflara mahrus kalınılır mı? Şuan Adam işte... Evet bu Saatte. Olan olmuş. Ya o kötüyse, üzgünse. Ona birşey olsa peki? Kim bunun sorunlusu?

Ben de mi sorun? Anlıyamıyorum. Yoksa Dünyanın içindekiler de mi Problem?!

O Adam varya, herkesi ama herkesi ona kötülük yada haksızlık yapsa bile koruyacak bi Adam! Hataları olanları görmezden gelen Adam!
ADAM gibi ADAM !!!
Onun Kalbini kırıyorsunuz ya ! Onu hiçden sayıyorsunuz ya ! Değer vermiyorsunuz ya! Habire kötülükleri anlatıpta iyilikleri anlatmayan Insanlar.... Bu Dünya yuvarlak... Yaptıklarımız herşey döner dolaşır. Bize geri döner !

Çok güzel bir laf vardır ,
Allah herkesin Gönlüne göre versin.

Amin...

Sevgilerle...


27 Eylül 2019 Cuma

Seni sevmek çok güzel. İyiki geldin.

Sevmeyi mi bilmiyorum yoksa hic sevilmemismiyim onuda bilmiyorum...

Tek bildigim sey sevdigim Kisileri üzdügüm... Nasil basardigimi bende bilmiyorum... Bende üzüldüm. Üzülüyorum...

Fakat günün sonunda nekadar haksiz oldugumu anliyorum. Bencillik belkide.

Ama ben seviyorum seni. Gülüsünü. Gözlerini. Kalbini. Bana Kalbini acisini. Aklindaki iyiligi.

Seni sevmek ... Cok sevmek...

Seni ve bizi bütün kötü Yüreklilerden, nazarlardan koruyup kollasin yüce Rabbim / Allahim.... Amin.


Seviyorum. Sessizce. Askla. Seni düsünerek. Gözümün önünde sen... Sirf sen... Sarilman... Gülen Gözlerin...

Aşk dolu...

/27.09.2019

20 Nisan 2019 Cumartesi

Kısa Anılarla gelen "Şükürler"

Küçüklüğüme ait çok şeyi yazasım var...
Okadar çok şeyi aklımdaki...
Gözlerimi kapattığımda küçük Dileği görüyorum...

Pek kimse bilmez bunları ama , herkese anlatmam ...

Bi evde kalabalık Ailem...
Koskocaman Bahçemiz...
Pek evimize Cola, çukolatalar, cipsler giremezdi...
Herkesin kendi odası, yatağı yoktu...
Okul Kitaplarının birkaçını Komşulardan toplardık, okuyabilelim diye ...
Çeketlerimizin bazıları bi Akrabamızın Almanyadan geldiğinde bize getirdikleriydi. Ama eskileriydi... giyerdik... severdik... gocunmazdık...

Babam zor işlerde çalışırdı...
Akşama doğru hep Balkonda beklerdim onu...
Kendimi bazen yük gibi hissederdim...
Eve geldiğinde yorgunda olsa Elleri şişmiş de olsa bazen eve yaralı da gelse, bizi gördüğünde Gözündeki mutluluğu görüyordum...
Çocuklarına çok düşkündür...
Bazen kızsada çok sever bizi...
Hep birşeyler öğretmek ister...
Arada sürprizler yapar, okul için yeni eşyalar almış olurdu yada oyuncaklar...
Eşitliği savunurdu...

Hele Annem...
Küçük yaşda evlenmiş...
Tanımadığı bir Şehirde yaşamaya başlamıştı...
Hertarafı Babamın Akrabalarıyla dolu...
Kendi çocukları, Babamın yeğenleri derken birsürü çocuga bakardı ama kendi Evlatları gibide severdi...
Hastada olsa yemeğimizi yapar... Nenem ve Dedemle , bütün Çocuklarla ilgilenir...
Temizlik yapar...
Evimiz hep Misafirle dolardı...
Annemin hiç oturduğunu görmedim...
Hep hizmet ederdi...
Bizim sevdiğimiz tatlıları yapardı... Azda olsa Annem yemez bize yedirirdi...

Babam Annem çocuklarına çok düşkünlerdi...

Mahallede arada Olaylar olurdu...
Kavga edenler...
Silah çekenler...
Komşuları öldürenler...
Hırsızlık yapanlar...
Kendi Eşini öldürüpte Kafa dengesini bozup hergün Bağıranlar...
Dışarda kimsesiz dolaşan Çocuklar...
Yan başımıza taşınıp bi Ailenin bizden dahada parası olmaması...
Ya herkesin birbirine yardım etmesi ?
Ağlarkende, gülerkende hep yanında sevdiklerin yada hiç tanımadan yanında olanlar ?
O Sahilin sesi ?

Annemin Babamın bizlere kitap almaları...
Dışarda yağmur yağıyor diye, Babamın Tatil gününde bile bizi Okulun önünde beklemesi? Şemsiyeyle durması...
Bizim çok sevinmemiz ?
Evde Annemle Babamın yaptığı Ev Pizzaları sevdiğimiz en güzel Diziyi açmaları?
Bizi kurutmaları...
Sabahları Annemiz bizim için Kahvaltılar, Sütler hazırlaması...
Sabah Güneşinde Saçımı toplaması Dua eşliğinde...
Bizi Salonda Sobanın önünde yıkamaları...
Üşümeyelim diye sarmaları...

Herşey biz gülelim diye...
Bu 2 Insan okadar zorlu bir Hayattan geçip geldiler ki buaraya kadar...
Ve halende zor bi şekilde yaşamaları?

Bana bazen birşeyi alamadıklarını söylediklerinde Arkadaşlarım gülüyorum bunlara...
Yada herşeyleri varmış... Ne isterlerse birden elde ediyorlarmış...
Ben çocukken çok istedim Bebeklerim olsun. Vardı. Ama daha fazlasını istedim...
Ama Annem Babam bana herşeyin olmasada onlarla mutlu olmayı öğretti...
Paranın herşey olmadığını...
Onlar bize çocuklarına birşey katamadıklarını düşünselerde bu Hayatta...
Aslında en "iyikileri" onlar sayesinde topladık...
Sevmeyi, sevilmeyi, yardım etmeyi, başkasının derdiyle üzülmeyi, sevinmeyi.... Kariyerimizi elimize almamızı, mutlu olmayı...

En önemliside; Nerden geldiğimi nerde doğduğumu ne zorluklarla oluşan Hayatları unutmadan ama kimseyede aynı zorlukları yaşatmamamız gerektiğini öğrettiler...

Ne kadar çok yaşamışım aslında... İyikide yaşamışım dediklerim çok fazla...

Ve nekadar güçlü olmam gerektiğini dahada iyi anlıyorum...

Yaşıtlarım gibi hiç bunları yaşamadan geleceği ciddiye almadan, bütün gün gezip eğlenip hiç düşünmeden istermiydim ? İstesemde yapamam...
Endişesiz bir Gelecek / Yaşam ?
Annem Babamı düşünmem gerek... Onlar benim için çok şey yaptılar... Hayatından vaz geçtiler... Onlara bi Yemek dahi yapmayayım mı? Onları öpüp koklamayayım mı???

Biliyorumki onlar bizi mutlu olduğumuzu gördüklerinde onlara yetiyor... Iyiki Anneö ve Babam onlar...

Biz kendi yolumuzu çizdik... İnşallah güzelikler dahada bol olur bizi bulur. Amin.

Ama orda o kaldığım Mahallede daha kaç kişi Borçlarla savaşıyordur ? Himmm...

16 Şubat 2019 Cumartesi

2019 ilk Yazısı

Selam herkeseeee :)

2019 ilk Yazısı 2018 hakkında olacak olsada yazmaya nasıl geri döndüm ondan bahsetmek istiyorum.

Geçen Yıl tanıştığım ve Hayatıma Neşe katan birisinin aracığıyla tekrar başlamaya yazmaya karar verdim.

Bazen böyle bi Sayfam olduğunu bile unuttum, bazende hatırladığımda başlıklara baktım... Tıklanmalara baktım... Nekadar zaman geçmiş üstüsünden... Bazende kafamda birşeyler tasarlayıp bitürlü yazamadım...

Kısmet bugüneymiş. Peki 2018 nasıldı?

Süper başladı arada yoruldum sonuna doğruda kötü haberlerlede yıkıldım.

Bi Firmada başlamıştım 2017 senesinde. Para güzel ama ortam sitresinde üstündeydi en önemliside "haksızlık" vardı. Ben haksızlığa gelemeyenlerdenim. İster kendi hakkımda olsun ister başka Kişinin hakkında. İş yüzünden Yemek Molası dahi veremiyordum... Artık yemek yemeye yemeye zayıflamıştım. Günlerim Yollarda geçiyordu. Çok yolda zaman geçirdiğim için değildi şikayetim aslında en çok işi bana yıkılan ve tek Arabasız olupta en geç Saatte kalan , iş saatleri çoğaldıkça çoğalan ama eve hiç erken gidemeyen biri olduğum içindi bu sıkıntı ...

Akşam işten çıkarken hep sorardım "Bu mu yani Hayatın? Gerçekten mutlumusun?" Ve en tuhafıda artık kimseyle kavga edemiyor ve ağlıyamıyordum... Sabahları heleki Pazar Akşamları hep sitres oluyordum yine işe gideceğim için. Zayıflafıkça zayıflamıştım. Tek iyi birşey o gözüküyor olsada çökmüştüm resmen o görüntü hoş değildi... Herneyse...

2018e girmeden ilk defa tek başıma Ülkeme gitmiştim ve  girerken bir ilk yaşadık Ailecek bir Restorantta yemeğimizi yedik. Sonra tanıdığımız yere gittik. Tabi Ülkeme gitmeden önce başka işe imza atmıştım ilk Yılın birkaç gün sonrası işe başlıcaktım...

Başladım. Çok şey oldu. Asılan. Bana kötü davranan. Haksızlık. Eşitsizlik. Vs vs.

Ama en önemlisi beni fark eden biri oldu. Ben ise onu seviyordum ama başka şekilde ve onun beni başka türlü seveceğini hiç düşünmezdim. İlk defa birisine deli gibi herşeyimi anlatıyordum. Halbuki hiç sevmem ben herşeyi anlatıpta karşı tarafın bana hiç birşeyini anlatmaması... Ama ona güven duyuyordum. Beni birisi önemsiyor diyordum, seviniyordum.

Sonra iş yerinde heryeri dolaşırken, çünkü kendime ait bir Masam bile yokken kendime ait bi Bürom oldu.

Şehirleri gezmeye çalışmaya başladım. Hep içimden bunu dilemiştim. Hem iş hem gezmek. Şehirleri yeni İnsanlar Yüzler görmek.

Sonra Arkadaş dediğim Kişiyle gel git derken, beraber olmaya karar verdik. İyikide dedik.

İşime dahada ısındım. Ve kilo almaya başladım. Sitresli günlerim ara ara devam etti. Ailemdede değişiklikler oldu. Ama çok şükür herşey iyi.

Taaki Ekimde bi Habere kadardı. Canımızdan bi Parça hastalandığını öğrendik. Halende aynısı... Ama bugün Hayattaysak daha umut var bence değil mi?

2018 biterken Ailemle geçirdim Zamanı. Nasıl geçmiş tam 1 Yıl üstünden. Ama Arkadaşımla kutlamadoğımdan mı yoksa her Sene aynı tantana olduğundan mı bilinmez ama pek tat alamadım. Ha güldüm mü? Güldüm. Ama benim yarım benden bi tık ötedeydi 💚 ....

Kısası böyleydi benim toptan 2018. Mutlaka çok şey unuttum yazmaya. Ama bemi mazur görün. Bunlar daha ısınma turlarım :)

Burdan neşe kaynağımada teşekkürler, beni sizlerle buluşturduğu için. Muuuahhh :*


Sevgilerimle,
Dileğiniz

16 Mayıs 2018 Çarşamba

Ùstùnden nerdeyse 1 Yıl geçmiş...
Bùyùlù Şehire gitmeye az kalmıştı... Heycan pek yoktu, aslında heycanım sevdiklerimi gòreceģim ve onlarla Sohbet edeceģim veeee Başımı Omuzlarına koyacaģım için başlamıştı...
Ama gitmeden koşuşturuyordum, o alınacak bu unutulmasın, çam sakızı Çoban armaģanı, dur iş gòrdùm oraya başvuru yapim...

Halsizleşmiştim, Ayaklarım yaralanmış, çùnkù Ayakkabılarım Ayaklarımı vurmuştu resmen...
Ateşlenmiştim...
Yavaş yavaş arkamda bıraktıģım hastalık dediģim şey geri dònmùştù... Ama zamanlaması kòtùydù...
Habire Ateşlenip duruyordum...
Ateşimi ne durdurabiliyordum nede indire biliyordum....
Içim meģersem kıpır kıpırki heycandan yinede dışarı çıkıp işleri hal ediyordum...
Sonra Dudaklar ucuklanmaya başladı...
3 tane birden...
1 gùn sonrada Dudaklarım çok şişti...

Herşey ama herşey ùst ùste geliyordu...
Bukadar yeterdi yetmeliydi..
Kime ne etmiştimki bunlar başıma hepsi 1den geliyordu...

Herşey biyana sevdiklerimi dahada ònemlisi Babamı òpemiyecektim... Dudaklarım yaralıydı... Dilek sevdiklerini òpmeden duramazdıki...