21 Haziran 2016 Salı

Migren mi ? Bendede mi ?

Selam Canlarim beniiim :)

Suan bu Yaziyi Son Mayis aylarindaki bi Pazar Aksami gününde yaziyorum...
Bundan 3 yada 4 Yil önce feci Bas agrilarim baslamisti ama öyle böyle degil. Ilk basta hani uykusuzluktur yada strestendir diye pek aldiris etmesemde, uykuya direnen hep ben, bu Bas agrilarimda Gözlerim kendiliginden kapaniyordu. Uyumasamda Gözlerim kapaliydi... Sonra bu baya fazlasti. Hergün olmaya basladi. Hergün agrilarim bi kat daha fazlasti. Artik Okuldan geldigimde kendimi hemen Yataga atiyordum, sonrasi bende yok, cünkü agrilardan hicbirsey yapamiyordum sadece Gözümden Yaslar gelerek uykuya daliyordum. Tabiki Agri Kesici alsamda hic etki yapmiyordu. Artik Saclarimi yolmak istedim, Basimi biryerlere vurayimda agrisi gecsin Mantigina gelmistim. Basimi hep tutardim yada Evdekilerinin Bacagina Basimi koyar üfelemelerini isterdim... Onlarin Eli bana hep iyi gelirdi...

Sonra Bas agrilarim olmadigi günler sanki Hayata yeni Gözlerini acan Dilek vardi, o günün kiymetini bilen hatta ve hatta Hayata 4 Elle sarilan, Gülümseyen, Dans edip catlak sesiyle Sarki söyleyen... O 24 Saat benim icin okadar cok önemliydiki... Arkadaslarla yazisirdik, TV izlerdim, Müzik dinlerdim...

Ev Doktoruna gittigimde "Strestendir" dedi. Ben cok sinirlenmistim, hayir yani ne Stresi ? Spor yapmassan Spordur, Ay Sinav Haftasindaysan Stresstir... Peki hepsi degilse nedir? Artik bazen sacmaliyorlar (hepsi degil). Vede bu Bas agrilari olurken Kalbimdeki agrilarda baslamisti. Ve bazen sIkIstigini fark ettim. Bunlarida spor yapmamama bagladi. Kalp doktoruna gittim, cok sükür birseyim yoktu. Kendim Nöroloji Doktorunda Randevu aldim yoksa Ev Doktorum basindan beni hep saliyordu. Gittigimde Adamda ayni seyleri sordu Spor ay yok bilmem ne ? Neyse Kafama birseyler takip baktilar birsey bulamadilar.

Kalpteki sIkIsma yada benim öyle hissettigim sey olmamaya baslamisti. Bi yandanda Sporada baslamistim. Herkes bana şakasına takilirdi neden spora basladin gibi, bende hep ya Göbegim gitsin fit görüneyim der gülerdim. Pek anlatmam böyle Konulari, anlatmadimda. Ama artik bi tik ileri asamasina gelmisti bu Bas agrilarim... Artik Kollarima agrilar vuruyordu, bi yavaslama hissediyordum. Hep mesajlasan ben artik Gözlerini bile zor acan ve Kemiklerimin sizini hisseden bi Kisiye dönmüstüm. Uyurken bile Kollarimdaki agri beni korkutuyordu. Yine Doktora gittim. Budefer Migren tehsisi koydu. Ve Haplar verdi. Evet Haplar ise yariyordu, Bas agrilarimi malesefki tamamen yok etmiyordu ama ogünün agrilarini azda olsa kesiyordu.

Sonra baska asamaya yine gelmistim. Tabiki bu asamalar 1 Yilin icinde olanlar degil yavas yavas olanlar. Ve sadece Doktorda Kontrol edilmiyordu Hastahaneye gidipte ordaki Kapali Kutu gibi birseye girip Kafa Röntgenemi cekiyorlardi. Budeferde Yüzümdeki ve Kolumdaki bi uyusukluk hissediyordum. Ama Kolunun üstüne yatipta uyusan bi Kol degildi, böyle Felc geciripte Kolunu kullanamaz hale gelen bi Uyusukluktu. Yüzümdekide ayni sekilde. Bunlari okurken, nasil bi Panige kapildigimi sizde kesin hissediyorsunuzdur muhtemelen. Konusurken yada gülerken bi Tarafimin hic oynamadigini fark ettim, hep Elim Yüzümdeydi ovuyordum, cekiyordum. Delirdim mi ? yoksa hakikatenmi hissetmiyordum ? Evdekilere söyledigimde "Yorgunsundur belki ondan" ... Harbi beni kimse anlamiyormuydu. Doktorda Evde yorgunluk stres diyordu... Hayir yani neyin Stresi bu ? :) Cünkü o gün mutluyken birden bire olusan Bas agrisi birden bire olusan Uyusma hali beni korkutuyordu. Tabiiki bi yandanda Internetten agrastiriyordum. Okadar Kisinin Mücadele ettigi bi Hastalikmis meger Migren Agrilari. Ve bu Migren dedigimiz Hastalik ikiye ayriliyor. Iyi yada kötü Huylu gibi... Bu Uyusma Olayi baya SIklasmisti ve bana yine Nöroloji Yolu gözüküyordu. Yine Kontroller yine Hastahane yollari derken Doktor Hapimin Dozunu arttirti yani 25 mg ise o ara 50 mg ye cikardi. Tabi bunlarında bana dahada uykulu olmamı saģladı ve başka yan etkilerini keşfettim. Her Hapta olduģu gibi her Insan ayrı etkileniyor.  Ve bunun normal olacagini söylüyordu. Benim ise ona dönüp normal olabilir fakat ben birsey yapmadan baska asamasinimi bekleyecegim? dedigimde Doktorun Gözümden Isiltayan Korkuyu fark etmis olacakki, bana dediki Merak etmeyin bu Hastaliktan ölünmez, icinizi rahat tutun ve ilk basta verdigim Haplari alin ve umarimki kötüye gitmez, Stresten uzak tutun kendinizi, üzülmeyin. Bunlari söylerken bi Doktor gibi degilde bi Arkadas gibi söyledi, aslinda benimde takatim kalmamisti zaten, birsey eklemeden, ciktim.

Eve giderken tam istedigim ortamdi... Az yagmurlu Toprak kokulu... Hava az kararmis... Herkes Eve gitme Telasi... Arabalardaki Lamba IsIklarinin Gözüme carpmasi ve heryere IsIk sacmasi... Bendeki azicik yorgunluk ve Soru isaretleri ve dilimden dökülmeyen "Sükür" le beraber Evin Yolunu tutmustum.

Bazen Agrilarla bazen agrisiz gecirdim günleri derken, bi Asamayada geldim. Oda Konusma zorlulugu cektim, cekiyorum. Konusurken bi an tikaniyorum, bu ama Türkce diline hakim olmadigim icin degil en kolay birsey söyleyeceksemde Dilimin ucunda söyleyemiyordum yada hemen cabucak unutuyorum. Anlama problerim fazlasiyor. Mesela hic unutmuyorum birisiyle yazisirken, aslinda kavga ediyorduk... Ben ona diyordumki ya biraz daha acik yazsana, oda bana anlama problemin mi var ? yoksa kitlastimi ne oldu? Demisti. Okadar üzüldümki neden biliyormusunuz ? Hakikaten o asamaya gelmismiydim, okadar basit anlatiyorda benmi anlamiyordum ? Obir üzüldügüm nedende bilip bilmeden yine beni kirmasiydi. Anlatmadim ne o günden önce bu Asama asama gecirdiklerimi nede o günden sonra. Madem icinde tutmasin bana karsi taraf Laflarini söylesin. O günün sonunda habire nerdeyse onun yazdigini 100 defa okumusumdur ve yavas yavas okuyordumki anlayayim artik diye. Bazen sinirlenip atiyordum Telefonu bi yana. Kitap okuyordum yavasca, ama budeferde Kafaya harbiden fazla yüklenmistim hem Kafaya hemde Gözlerime olacakki yorgun düsmüstüm. Ama kabullenemiyordumki anlama problemi ve Konusma problemi... Istemiyordum kim isterki?
Dahada alingan olmustum kimseye söylemeden devam ediyordum Hayatima, bazen yine ayni laflari duyunca agliyordum bi Kösede. Sonra kayboldu bu Problem. Ve simdi yine yüzlesiyorum ve dahada büyüdü bu Problem en basit seyi bile gec algilamaya basladim ve Cümlelerim sanki Yasli bi Kisi gibi yavasladi. Tabiiki bunlar olurken yine ayni Yollar beni bekledi. Doktora gittim 50 mg den Hapi 100 mg ye cikartti. Hastahaneye gidip yine o Kutucuga girip Yarim Saatlik Röntgen cekildi. Haftaya yine Doktora gidecegim ve ordada kontröl yapilacak. Bakalim sonumuz ne olacak.

Bu Hikayenin Sonu belli degil, Sonuclar ne olursa olsun sizinle paylasmak isterim... Biliyorumki bu Hastaliginin cogu benim yasadiklarimi yasamistir. Ve evet biliyorumki bu Hastalik daha hicbirsey, ALLAH daha kötülüklerinden korusun. Ama Insan degilmiyiz iste bazen bencil olabiliyoruz...

Ben biara bunun için çooook mücadele ettim. Beni üzen şeylerden uzaklaşmak istedim. Ve bazı Kìşilere hatta yalvardım, ya bırak ne olur. Bunu söyleyerek kendi canımı çok yaktım biliyorum. Ama bir defa yanacaktı, sonra ister geçsin Yangın ister yanmaya devam etsin. Olmadı. Kişiyle konuştum ben üzülüyorum ne olur beni üzecek şeyler yapma bana söyleme görmeyeyim dedim, olmadı. Ilk hep onun aģzından duydum. Ama taabi sırf kendim için ondan uzaklaşmak istemiyordum. Onunda yaralandıģını görüyordum, bide onun için üzülüyordum, ofluyor pofluyordum. Hiç ben onu bırakmadım, kendi Saģlıģımı hiçe sayarak, hep Saygı duydum hep. Ama o hiç arkamda durmadı... Ama maalesefki bazen Insanlar kendi mutluluģu için birkaç Aya kadar Arkadaşımsın diyebilen Kişiyi hiçe sayıp kendi Yoluna bakıyor. Ve ben yine boğuşuyorum hem Fiziksel hem Piskoloji olarak. Çünkü istemediģim Kareleri görüp istemediģim şeyleri birebir Millet bana anlatıyor. Okadar daraldımki, onların Karşısında nasıl tepki verebilirim yada vermeliyim ? Aman kimse anlamasın. Kendi hakkımda duyduklarım yine hoş deģildi ama yinede o Kişiye telefon açıpta bune niye böyle böyle demedim bile. Herşeyden yoruldumki. Kendimi herşeyden geri çektim çünkü olacak gibi deģil. Sonra sevdiģim saydıģım Arkadaşlarımı özlediģimi hissettim. Sonra yine Sosyal Ortama girdim sonra çok yanlış yaptıģımı gördüm. Kareleri birbir ben gördüm. Ben Arkadaşlarımı onlarda beni çok özledik. Ve başka yerden görüşüyoruz. Beni seven sayan pamuklara sarmalayan Kişileri gördüm, çok sevindim. Ve tekrar Karelere ve Söylenimlere gelecek olursak harbi okadar tuhaf haldeyimki. Gözlerim o gülen mutlu Karelere alışmışta olsa bi yanım hep yaralı kalıp hep sızlayacak. Bi yandan bu Olaya mutlu olup bi yandan üzülen saçma sapan Kişiye döndüm... Bi yandan özel biyandan kendi kendimi kısıtlamam bi yandan Arkadaşlarımı özlemem, onlarla bile yazışamamam, bi yandan Ders ve Iş sitresi bi yandan Evdekilere herşeyin yolunda gittiģini göstermek bana çok geldi. Biliyorum güçlüyüm ben, ama yinede yorulup savrulmak istiyorum bazen. Sessiz olup dalıyorum ben...

Hikayemi okudugunuz icin cooook tessekkür ederim... Yazim hatalari icinde simdiden özür dilerim...
Saglikla kalin, Hayata kocaman Gülümseyin ve bazen birakinda Insanlar sizi üzsün belkide aglatsin, herseyinizi bilmeden davransin size, ozaman Maske takmadan gezmis olurlar... Size ve Hayatiniza bazi Degerler katarlar... Bazi seyleri kendi basiniza Mücadele etmeniz gerekir, cünkü Olaylari anllatsaniz dahi yaninizda olmayan Kisiler icin üzülmezsiniz, bunlari bizzat yasadigim icin söylüyorum... Sevgiyle kalin.

Sevgilerimle
Dileginiz

5 Haziran 2016 Pazar

BeşiktaşK

Selam  Canlarimmmm,

bu konu hakkinda Yazi yazacagim diye okadar mutluyumki, icim kipir kipir...
Türkiyedeyken Kuzenler filan Kapi önünde Futbol oynarlardi ve kimse olmazdi Kapiya gecsinde Kaleci olsun :) yada oynamak istemeyenler vardi yada birden bire Isi cikanlar... Minikleri koyarlardi Kapi önüne, bunu herkes yasamistir :) Evet bende birkac kez Kaleci oldum, bana derlerdiki, sen burda sadece dur, merak etme Top gelmez. Öyle dediler ve Top habire Suratima Suratima geldi :) Bende bana degmesin diye hep yana cekilirdim oda Gol olurdu :) Bazen sinirlenip atarlardi beni yine, kuzenim derdiki "Valla sen olmadan ben Gol yemem, hadi git" , bazen sensakrakti, cünkü nede olsa benim hic Macla alakam olmadigini bilirlerdi. Yada onlarin yaninda kendi kendime oynardim, Sarki söylerdim tabiide icimden söylerdim :D .

Sonra bide Maclari izleme serüveni vardi, bunu pek sevmezdim. Televizyona bakiyorsun 90 Dakika bide hicbirsey anlamiyorsun. Ama zevkliydi onlarin yaninda bi Kösede oturmak onlarin yaptigi Şakalarla gülmek, ama bazi Kelimelerde Kulaklarimi kapatmak :D . Ve beni cezbeden Formalarin Renkleriydi... Bütün kiz Kuzenlerim Sari, Kirmizililardi... Renkleri okadar hostuki, halende öyle... Ama benim tuttugum Takim vardi, ben onu sevmistim tutkuyla baglanmistim, Mactan anlamasamda... Ozamanlar daha ufagim... Bizim Aile siyah beyazdir ;) Babama sordum o anida okadar iyi hatirliyorumki, Vefat ettigi Dedemin Beşiktaşli olup olmadigini sormustum... Oda bana güler Yüzle Ooo koyu Beşiktaşliydi... O an dedimki, Baba bana sakami ediyorsun, acaba Dedeminde benim gibi hic bi Futbolla Alakasi yokmuyduki? Babam gülümseyerek Sacimi oksadi. Iste ogün bugündür o Takimi sirf Takim olarak görmedim, bende gün be gün icimdeki Sevgi büyüdü, artik Maclara sIkIlmadan bakiyordum, ama yinede birsey anlamiyordum :) Anlatirlardi bana ama Can kulagiyla dinlemezdim.

Sonra Türkiye Maci vardi, bi Arkadastaydim Ders yapiyordum. Mac basladigi belliydi Mahalledekiler birer birer yok olmustu.Yola ciktim biyandan Sevinc cigliklari vardi bi yandan Kursun Sesleri vardi... Ben o Yokusu nasil kosuyordum anlamiyordum bile, hizlica ama korksamda düsmekten, hizlica kosuyordum... Eve geldigimde ILHAN MANSIZ Gol atmisti, kime karsi oynadiklarini hatirlamiyorum, ama kimin Gol attigini biliyordum... Ilhan Mansiz uzun Sacli ve havali ve tatli Kisiligiyle Kosuyordu Saha icinde herkes seviniyordu. Bende hemen Elbise Dolabimiza gittim, orda bi Beyaz ve Kirmizi T-shirtüm vardi oraya giderek öpüp seviniyordum :) cünkü Formam yoktu. Öyle bi sevgi vardiki... ve bu git gide dahada depresti, yavas yavas Carsi Takiminin Oyuncularini tanimaya baslamistim... ama ilk ILHAN MANSIZi tanidim, buarada Cin yada Japonlularmiydi hep Ilhan Mansizin Maclarina gelip onu izlerleydi... Onu Takimlarina alacaklari icin üzülmüstüm :/ farkindaysaniz halen icimde bi Üzüntü kaldı ...

Carsinin bütün Marslarini dinlerim, Marslar bana okadar Güc verirki anlatamam... ANLAYAMAZ KIMSE BU ASKI Marsi Telefonumda kayitli, Sabahlari takarim Kulakliklarimi ve ilk Parcam onla baslar... Ne üzüntü kalir ne bi Hüzün... Heleki GRUP YORUMun GÜNDOGDU parcasinda beni benden aliyor onu Carsi Versiyonu yapmislar bu Duyguyu anlatamam... Cünkü Gündogdu benim icin okadar önemli bi Parcaki o duydugum Olaylar izlediklerim hic birzaman unutulmaz! Benim icin cok önemli olunca ve heleki Besiktas Versiyonuna uygulamislar 2 Sevdigim yanyana gelmis... Kulaklarimin pasi siliniyor adeta... "övünmek gibi olmasin biz KARAKARTALliyiz"...

Ve bu Parcalarla birlikte Takimimiz okadar güzel Projelerde yer aliyorki, korkusuzca, sirf kendini düsünerek degil, Halkini, Komsusunu, Kücügünü, büyügünü, Zengini, Fakiri ayirt etmeden herkes icin caba gösteriyor... Ve hep Ezilen olanin yaninda haksizliklari görüp öyle bi Yürek varki hep onlar orda ve ilk Sirada... Spordada öyle Saygili... Okadar mutluyumki bu Takimin icindeyim diye... Ruhumu Carsi Takimina benzetiyorum haksizliga gelemeyen ben! "Iste biz kötü günde  hep Omuz Omuzayiz"...  "SEMTIMIZ KARTAL SEMTI ASIK EDER HERKESI"...

Hakikaten günden güne beni kendisine AŞIK etti... suan Carsimin Marslarini dinliyorumki, suan Disari gidip kosasim var :) Ama herzaman Alkislamasinida bilirim, karsi taraf kazanirsa, o Marslarida dinlerim, öyle bi Problemim yok ;) Yada küfürbazada gerek yok... Aslinda herkes farkli olsunki herkes farkli Takimlardan olsunki tadi ciksin ;) "BESIKTAS SENINLE ÖLMEYE GELDIK LALALLAY" ;)

Maclari izlemeye basliyordum ama budefer Abimlerle vakit gecirmek icin otururdum, dinlerdim onlari, Gülüslerine katilirdim... Elimde bi yandan Telefonum vardi, bi Gözümde TVdeydi... Sonra yavas yavas Maci harbi harbi izlemeye basladim... O coskuyu almaya basladim... O Stadyumun solugunu almaya baslamistim oraya gidemesemde. Artik Carsi Takimimi heryerden takibe almistin her Mac günlerini Saatlerini ezbere biliyordum... Ama ne hikmetse ben her Mac basladiginda Odaya girdigimde ya Yayin gidiyordu yada Gol yiyorduk. Abimde bana "ya Dilek git ya, sen geldin yine ters gidiyor hersey." Hakikaten öyleydi, ben Carsimi izlemek isterken birseyler hep ters gidiyordu, bende sansima laf edip gidiyordum, baska seylerle ugrasiyordumki yeterki CARSIM kazansin diyordum... Nekadar tuhaf degilmi cok sevmeme ragmen Millet Formasiyla izler Sans getirsin diye ben izleyemeyerek kazanmasini diliyordum :) Ama sonrasinda ne olduysa bütün Kalbimle izlemeye basladim, kazandigimizda oldu kaybettigimizde ama herseferinde Siyah Beyazligima tutulu kaldim... Arkadaslarim kaybettigimizde dalga gectiginde ise pek takmadim ama benim icimde Gönlümde hep CARSIm var diyordum cünkü öyleydi... o benim icin sirf Futbolda degil yaptigi Islerle ve Durusuyla hep arkasindaydim... Hayati sevdigim gibi CARSIyida seviyorum...
"HANGIMIZ DÜSMEDIK KARA SEVDAYA HANGIMIZ SEVMEDIK CILGINLAR GIBI ??? .... DEMBA BA DEMBA BA DEMBA BA " Heyttt beee CARSIli Sanatcilar onu öyle söyledilerki birkez daha ASIK oldum Takimima... ve iyiki dedim iyiki seninleyim.

Ve Stadyumumuzu yeni yapmaya basladiklarinda hergün Resimleri paylasilinca hep bakardim... Isci Arkadaslardan tutta son asamasina kadar... Hep dahada merakli olmaya basladim, kim yeni Takimimiza katildi kim cikti, kim bugünki Macta oynuyacak kim oynamicak... Sonra Puan durumunu sorarak ögrenmeye basladim... Sonradan cok istedim BESIKTAS Formasi...  Ama Marka takindim olmadigindan benim Memleketimde minik tatli Pazarindanda olsa almak istedim... Ve Carsida uygun Fiyatli bi Formayi almak kismet oldu, bu birinci istegim kabul olmustu :) Birinci diyorum cünkü Carsiyla daha istedigim Dileklerim Listemde var :) Oda Stadyuma gitmek hic fark etmez ister Kale arkasi ister taaaa en arkada oturmak ister en Kösede yeterki oraya gitmek isterim... Mac olmasada oranin önünden gecmek isterim ve tabiki birgünde Kismet olursa Mac günü Fomamla o Stadyumda olmak isterim... Bagirmak istiyorum... Marslarimizi söylemek isterim her bir Agizdan... Tanimadigim Kisilerin icinde tek Yürek olmak isterim... O güzelim Sevinci, gruplasmanin, Kartal Hareketlerini yapmak ve solumak isterim... Otobüslere binip herkes Siyah Beyaz herkes Maca gidecegimi düsündügümde bile seviniyorum... Forma alışımda okadar çok heycanlıydımki ne hikmetse Memlekete gittiģimde oranın Mahelle adını bile hatırlıyorum ;) Bazen Erkekler gelirdi Fomayı sormaya yada Anneleriyle beraber. Ben Kabineyi meşgul ediyorum bide habire çıkıp bizimkilere gösteriyorum. "Ya bu dar oldu demi? Ya peki bu?" Tanımadıģım Kišilerin bakışları farklıydı, bence kimisi aynı Takımlı olduģumuz için Gözleri parlarken, kimiside "ee hadi ya" der gibi bakıyordu :)

Sampiyon olduk ve bundan 7 yada 8 Yil öncedende olmustuk... Ozamanda Karakartalliydim dogdugumdan beri bu asiri BESIKTAS Sevdasi bana yavas yavas asilandi... O Yillar daha 8. Siniftaydim yanlis hatirlamiyorsam simdi ise Iş derdinde, ama Kalbim hep Siyah Beyaz icin carpti... Ve YIL 2016 Sampiyon belli ;) Sampiyon kutlamalarini izledim, okadar anlamli gündeydiki cifte Bayram ettim... 19 Mayis 2016... Ve orda ilk defa Üçlü çekmegi duydum ve nedemek oldugunu ögrendim ve gördüm. Şşşşttttt 1 2 3 BEŞIKTAŞ :)

Tabii bide gelecek Yilda kazanirsak yeni Forma almam gerek nede olsa 3 Yildizimiz olacak. Seviyorum Seniiii :* Forma alipta giyerken okadar mutlu mutlu sIkIlmadan denedimki ve Ayna karsina gectim... Yine Forma almak icin simdiden icim kipir kipir oluyor... Kendin gidip Formalara bakip secmek almak feci heycanliymis ;) Magazadan ciktigimda aslinda hemen Eve gitmek istemistim hemen giyeyim diye :) Maçlarımı artık Formam eşliģinde izliyorum yada bazen Elimde tutuyorum...

Aslinda okadar cok sey varki bukadar yeter simdilik... dedigim gibi daha Dilek Listemde Besiktasimla alakali cok sey var ;) kimbilir yasayip yazarim buraya... Dünden Bugüne bütün Besiktas Oyuncularina bütün Besiktas Teknik Direktörlerine Tesekkür ederim, okadar cabalarindan dolayi... Biliyorumki ve fark ediyorumki Taraftarindan tut, Carsi icin calisan, Teknik Direktör ve Oyunculari Besiktasin Ruhu öyle icimizdeki ve hepimiz Tek Yürek olmusuz... Kazansakta kazanmasakta herzaman yaninizdayim/z...

Ve tabiki dedigim gibi bütün Türkiye Takimlari degerlidir ama ben Carsili oldugum icin Takimimi icimdeki o Asi Ruhu anlatmaya calistim...

"Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş HERYERDE, bu düzene KARŞI AYAKTA KAL ÇARŞI..."

Bu yaziyi yazarken bu Marşı dinleyerek yazdim daha dogrusu Marşa hep eşlik ettim, Yaziya pek yetisemedim :) Youtubea "Ayakta kal Çarşı Marşı" yazin lütfen ve dinleyin... Aslinda ben Yazimda pek anlatamasamda bütün Carsi Marslari kendini belli ediyor... Bütün Duygular asi Ruhlar Marslarda sakli ;)  Iyi dinlemeler.

Sagolun okudugunuz icin ;)
Sevgilerimle
Dilek